Yeni bir yara jeli, bağışıklık sistemini harekete geçirir ve böylece cilt yaralanmalarının iyileşmesini hızlandırır. Gelecekte, ilaç örneğin yanıklara veya kesiklere yardımcı olabilir ve yara izlerinin oluşumunu önleyebilir.

Los Angeles (Amerika Birleşik Devletleri). Derideki yüzeysel yaralanmalar genellikle herhangi bir iz bırakmadan tamamen iyileşir. Daha büyük yaralarda ise ek doku yaranın kapanmasını hızlandırdığı için genellikle skar oluşur. Bu, normal deriden daha az sıkı olan, tüysüz kalan ve yağ bezleri içermeyen yeni bir cilt oluşturur. Bu iyileşme süreci, ince yapısıyla hücrelerin kolonizasyonunu kolaylaştıran polimer köpük ile hızlandırılabilir.

Geçmişte yaraların daha iyi iyileşmesi için bir hidrojel geliştiren Duke Üniversitesi’ndeki bilim adamları da benzer bir yaklaşım izlediler. Nature Materials dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, Duke Üniversitesi , California Üniversitesi’nden bilim adamlarıyla işbirliği içinde, şimdi hidrojelin etkisinin bağışıklık sistemini harekete geçiren maddelerle iyileştirilebileceğini keşfetti. Bu, cilt dokusunun doğal yenilenmesini hızlandırır.

Şaşırtıcı etkiye sahip yeni jel

Başlangıçta, hidrojelin iyileştirilmesi, yapay iskele yapısının bozulmasının yavaşlatılmasıyla sağlanacaktı. Bunu yapmak için bilim adamları, L- amino asitlerden oluşan peptitlerden oluşan jelin bazı çapraz bağlarını, ilgili D-amino asitlerin ayna görüntüsü moleküler şekline sahip peptitlerle değiştirdiler. Bu, enzimatik bozulmayı geciktirmelidir.

Farelerle yapılan hayvan deneylerinde, modifiye edilmiş jel şaşırtıcı bir şekilde ters etki gösterdi. Yapısal maddenin parçalanmasını yavaşlatmak yerine hızlandırıldı. Aynı zamanda, cilt yenilenmesi de gelişti. Bu nedenle, tipik bir skar dokusu oluşmaz, ancak saçlı elastik bir cilt oluşur.

D-amino asitler bağışıklık sistemini aktive eder

Daha ileri araştırmalar, bu beklenmedik etkinin, bağışıklık hücrelerini aktive eden eksojen D-amino asitler tarafından tetiklendiğini gösterdi. Bağışıklık sistemi jel maddesini daha hızlı parçalayarak skar dokusu yerine normal derinin oluşmasını sağlar. Bu nedenle çalışma, bir cilt yaralanması iyileştiğinde, bağışıklık sistemini harekete geçirmenin, iyileşme sürecini bir yapı iskelesi maddesiyle kısaca desteklemekten daha önemli olduğunu göstermektedir.

California Üniversitesi’nden Tatiana Segura, “Doğrudan bağışıklık sistemiyle etkileşime girerek doku yenilenmesini destekleyen materyaller yaratmanın mümkün olmasını çok ilginç buluyorum” diyor. Bilim adamları şimdi, yara iyileşmesini hızlandırmak amacıyla uyarıcı bağışıklık reaksiyonlarını tetiklemek için belirli maddeleri kullanan yeni yara jelleri geliştirmek istiyorlar. Gelecekte, bu ilaçlar örneğin yanıkların, kesiklerin veya ülserlerin daha etkili tedavisini sağlayabilir.